Canlilar Ve Cevre

CANLILAR VE ÇEVRE

Bütün canlıların içinde yaşadığı ortama çevre denir.

Canlılar yaşadıkları çevreyle sürekli etkileşim halindedirler. Bu etkileşimi, başka bir deyişle canlıların birbirleriyle ve yaşadıkları çevreyle olan ilişkilerini inceleyen biyoloji bölümüne ekoloji denir. Her canlı kendisine ait bir çevrede yaşar. Bu çevre içerisinde diğer canlılarla etkileşim içerisindedir.Çünkü, varlığının devamı için bir canlı diğerini besin olarak kullanmak zorundadır. Canlılar arasındaki etkileşimlerde sürekli bir denge vardır ve bu denge nedeniyle çevreye zarar verilmemelidir.Fakat biz insanlar kendi ihtiyaçlarımızı karşılamak için çevreye sürekli zarar vermekteyiz.Bu nedenle çevre konusunda iyi bir eğitim almalı ve çevreye karşı daha duyarlı olmalıyız. 

Çevrenin canlı ve cansız etmenleri vardır.

 

a)Cansız(abiyotik) etmenler

     Sıcaklık

     İklim

     Işık

     Toprak ve mineraller

     Su

     pH

b)Canlı (biyotik) etmenler

     Üreticiler

     Tüketiciler

     Ayrıştırıcılar

 

 

a) Cansız(Abiyotik) Etmenler: Canlıların sürekli etkileşim içinde oldukları çevre faktörleri cansız etmelerdir.

Sıcaklık: Dünyamız için ısı kaynağı güneştir.Her canlı türü ancak belli bir sıcaklık aralığında yaşamını devam ettirebilir.Bundan dolayı, tropik bölgelerde daha çok canlı türü mevcutken kutup ve çöllerde daha az canlı türü yaşamaktadır.

Kurbağa, yılan gibi bazı canlılar vücut sıcaklıklarını çevreye göre ayarladıklarından soğuk mevsimlerde kış uykusuna yatarlar.Ayrıca canlılarda bazı enzimatik reaksiyonlar belli sıcaklık değerinde gerçekleştiği de bilinmektedir.

 

İklim: Uzun süre hakim olan atmosfer koşullarına iklim denir.Canlıların yaşaması için uygun iklim şartlarına gerek vardır.İklim şartlarının elverişli olduğu bölgelerde bitki ve hayvan türleri daha çoğunluktadır.

 

Işık: Dünyanın doğal ışık kaynağı güneştir.Güneşten gelen ışınlar bitkiler tarafından besin yapımında kullanılarak kimyasal enerjiye çevrilir.Ayrıca ışık bazı hayvanların üreme dönemleri ve göç zamanlarını da etkilemektedir.

Farklı bölgelerin farklı miktarlarda ısınmasının nedeni ise hava ve okyanus akımlarıdır. 

 

Toprak ve mineraller: Bitkiler topraktan aldıkları mineralleri kullanarak hem kendi hayatlarını devam ettirmekte hem de diğer canlıların besinlerini sentezlemektedirler.

Toprak bir çok organizmanın yaşam kaynağıdır.Hiçbir canlı toprakta bulunan mineralleri doğrudan sentezleyemez.

Her canlı mineralleri ya topraktan alır ya da diğer canlıları yiyerek mineral ihtiyacını karşılar.

Mineraller bir çok molekülün yapı taşlarıdır.

Hücrelerdeki bir çok enzimin çalışması için minerallere ihtiyaç duyulmaktadır.

 

Humuslu toprak: Kayaların üzerinde yaşayan küçük bitkilerin zamanla ölmesi ve çürümesi ile humus denilen organik madde oluşur. 

 

Kayalar ise rüzgar, sıcaklık ve suyun aşındırıcı etkileri ile zamanla parçalanarak toprağı oluşturan minerallerin ortaya çıkmasına neden olur.

Mineral tanecikleri ile humusun karışımından ise toprak oluşur.

 

Su:Canlılığın devamı için suya gerek vardır. Yeryüzündeki suyun kaynağı atmosferden gelen yağmur ve kar sularıdır. Bu sular tekrar buharlaşıp, tekrar yoğunlaşarak yeniden yeryüzüne geri dönmektedirler.

İçme sularımız bilinçsizce açılan yerleşim alanları ve  sulara bırakılan atık kimyasallar nedeniyle sürekli azalmaktadır. 

 

pH: Ortamın asitlik veya baz derecesi pH ile gösterilir. Ortamda bulunan toprak, su ve diğer kimyasal maddeler ortamın pH’ını etkiler.

pH değeri canlıların yaşamında oldukça etkilidir.Pek çok canlı pH’ın nötr olduğu (pH=7) ortamlarda yaşamaya uyum göstermiştir.

 

b) Canlı(Biyotik) Etmenler: Ekosistemde bulunan 

üretici,

tüketici ve 

ayrıştırıcı canlılar 

biyotik etmenler olarak adlandırılırlar.

 

1.Üreticiler: Besin ihtiyaçlarını inorganik maddelerden organik madde sentezleyerek giderirler. 

Fotosentez yapan yeşil bitkiler, 

fotosentetik bakteriler

kemosentezle ışıksız ortamda besin üretebilen bakteriler üreticiler grubuna girmektedirler.

Bu canlılara ototrof canlılar denir.

 

2.Tüketiciler: Besinlerini dış ortamdan hazır olarak alan canlılardır ve bu canlılar heterotrof canlılar olarak adlandırılırlar.

Etçil ve otçul olarak beslenen tüm canlılar heterotrof olarak beslenmektedirler.

 

3.Ayrıştırıcılar(saprofit canlılar): Ölen bitki ve hayvan artıklarını parçalayıp tekrar ekosistem döngüsüne katan ve diğer canlılar tarafından kullanılmasını sağlayan bakteri ve mantarlara denir.

 

Doğada madde ve enerji akışı: Canlılar beslenmek ve enerji ihtiyaçlarını karşılamak için birbirlerine ihtiyaç duyarlar.Hayatın devamı için zorunlu olan beslenme, canlıların birbirlerini yemesiyle sağlanır.

Ototrof canlılar güneş enerjisini canlıların kullanabileceği kimyasal enerjiye çevirir.

Otla beslenen  hayvanlar bitkileri yiyerek kendi enerji ihtiyaçlarını karşıladıkları gibi etçil hayvanlara da besin kaynağı olurlar.

Bitki ve hayvanlar öldükleri zaman  topraklarda ve bu canlılar üzerindeki çürükçül yaşayan bakteri ve mantarlar tarafından parçalanırlar.

Böylece organik besin ve mineraller yaşama birliğine yeniden dönmüş olur. Bu sistem doğal ekosistemlerde maddeler döngüsü olarak kullanılır ve her canlı kendisi için gerekli olan organik maddeleri geri alır.

Yaşama birlikleri sadece insanlar tarafından bozulabilir.Sonuçta ekolojik denge bozulur ve insan kendi kendine zarar vermiş olur.

Facebook beğen
 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol