Cevrenin Korunmasi

Çevrenin Korunması

İnsan nüfusunun hızla artması hem çevreyi hem de doğanın dengesini olumsuz yönde etkilemektedir. Çevrenin korunması için aşağıdaki uygulamaların yapılması gerekir.

 

A) Erozyon ve Önlenmesi

Erozyon Türkiye’nin en büyük sorunlarındandır. Toprağın akarsu ve rüzgârın etkisiyle aşınıp taşınması, tarıma uygun olmayan alanlarda tarımın yapılması, ormanlık alanların tahri-batı erozyona yol açmaktadır. Erozyon sonucunda toprak kaybı artar ve toprağın su miktarı azalır. Erozyona uğrayan bölgelerde oyuntular oluşur. Bozulan topraklarda önce bitkiler, daha sonra hayvanlar ortadan kalkar.

 

Erozyonun önlenmesi için:

• Yanlış ekim, sulama, toprak işleme uygulamaları önlenmeli, 

• Zarar gören bitki örtüsünün yerine yenisi dikilmeli,

• Ormanların tahribatı önlenmeli,

• Var olan bitki örtüsü korunmalı ve yenileri eklenmeli,

• Verimli toprak yüzeyinin inşaat vb. sektörde kullanılması önlenmeli,

• Eğitim ile insanlara ağaç sevgisi aşılanmalı, ağaçlandırma kampanyaları düzenlen-melidir.

 

B) Doğal Kaynakların Dengeli ve Geri Kazanımlı Kullanma Yolları 

Doğal kaynaklar yenilebilir ya da yenilemez özellikte olabilir. Yenilemez doğal kay-nakların miktarı sınırlıdır. Bunlardan sürekli yararlanmak için uygun teknikler kullanılmalı, gerekli önlemler alınmalıdır. 

Doğal kaynakların tüketimi sonucu oluşan artıkların, yeniden kullanılması dünyada yaygınlaşmaktadır. Organik atıklar ekolojik döngü sonucunda yeniden kullanılacak hâle gelir.

Dünyada atıklarla ilgili büyük çapta uygulamalar yapılmaktadır. Ülkemizde bu konuda henüz etkili uygulamalar görülmemektedir. Şehrin çöplerinin büyük bölümü dolgu maddesi olarak görülmekte ve kontrolsüz olarak tutulmaktadır. Ekolojik uygulamalar belediyeler tara-fından da benimsenmeli, bu amaçla çöp fabrikaları kurulmalı, atıkların önemli bir bölümü yeniden kullanıma sunularak yararlı hâle getirilmelidir. Böylece çevre kirliliği de önemli öl-çüde önlenecektir.

 

C) Biyolojik Korumayı Esas Alan Yaptırımlar (ÇED) 

1970’li yıllardan itibaren doğal kaynakların düzenli kullanımı, çevre kalitesinin ko-runması gibi çevresel düzenleme konularında çeşitli gelişmeler olmuştur.

ÇED’i ilk yasallaştıran ülke ABD’dir. Ülkemizde 1983 yılında Çevre Koruma Kanunu uygulamaya konulmuştur.

Günümüzde hızlı sanayileşme, çarpık kentleşme ve doğal kaynakların bilinçsizce kul-lanılması çevre sorunlarının ciddi boyutlara ulaşmasına neden olmuştur.

ÇED, kalkınmanın gereği olan faaliyetlerin çevre üzerinde olabilecek olumsuz etkile-rini daha önceden belirleyebilmek ve bu olumsuzlukları, ortaya çıkmadan önce kalkınmanın sürdürülebilirliğini sağlayabilmek için geliştirilmiştir.

ÇED, korumacı çevre politikasının dünyada kabul gören ve uygulamadaki en önemli araçlarından birisidir. Bu amaçla Çevre kanununun 10. maddesine dayanarak, Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği 07.07.1993 tarih ve 21489 sayılı Resmi Gazete’de yayımlana-rak yürürlüğe girmiştir.

Facebook beğen
 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol