Eflatun Socratesin Savunmasi

Kitabın Adı          : Socrates'in Savunması
Kitabın Yazarı       : Eflatun
Kitabın Yayınevi     : Metropol yayınları
Kitabın Basım Yılı   : 1993
Sayfa Sayısı         : 400

Platon (Eflatun) Sokrates'in Savunması

PLATON
Atina'da doğmuştur Kendisine dedesinin adı -Aristo- verilmiştir Fakat alnının veya omuzlarının genişliği sebebiyle Platon denmiş ve tarih boyunca bu ismiyle anılmıştır İslam dünyasında çok etkili olan filozofun adını Müslüman düşünürler 'Eflatun' olarak telaffuz etmişlerdir Eflatun'un gençlik yılları savaş içinde geçmiştir Hocası Sokrates'in, gözlerinin önünde demokrasi adına idam edilmesine şahit olmuştur Sokrates'in ölümünden sonra Megare, Kirenea, Sicilya, Mısır, İtalya gibi şehirlere seyahat etmiş, bu şehirlerdeki bilim adamları ile fikir alışverişinde bulunmuştur Sicilya seyahatinden döndükten sonra MÖ 387 yılında Atina yakınlarında bir kasabada Akademi okulunu kurmuştur En ünlü talebesi Aristo'dur

Platon, hocası Sokrates'in uğradığı zulümden çok etkienmiş; bu yüzden çalışmalarını siyasi rejimler üzerinde yoğunlaştırmıştır Batı kaynaklarına göre, MÖ 347 yılında seksen yaşında iken vefat etmiştir Akademi'nin bahçesine gömülmüştür Platon'a ait olduğu söylenen kırktan fazla eser bulunmaktadır Başlıca eserleri şunlardır: Apologia (Sokrates'in Savunması) Kriton, Protogaras, Gorgias, Menon, Devlet (Politeia), Mektuplar, İon, Menexenos, Parmanides, Devlet Adamı'dır

SOKRATES'IN SAVUNMASI
Sokrates'in Savunması, Mektuplarla birlikte Platon'un di-yologlardan ibaret olmayan tek eseridir Eserde Platon'un felsefesiyle birlikte, hocası Sokrates'in suçsuz yere idam ediliş aşamalarını, İlk Çağda demokrasi gerçeğini bir arada görmek mümkündür

ÖZET
Sokrates'i suçlayanlar vardır Bu suçlayanların tam olarak kimler olduğu bilinmemekte; fakat başlarında Meletos'un olduğu sanılmaktadır Ünlü komedya yazarı Aristophanes de Sokrates'i Sofistlerle (Şüphecilerle ) bir tutmuştur Sokrates'in kötü, yalancı biri olduğu, her şeye karıştığı, eğriyi doğru diye gösterdiği gibi suçlamalar söz konusudur Aristophenes, eserine Sokrates'in öğrencilere para karşılığında ders verdiğini, öğrencilerin aklını karıştırdığını yazmaktadır Oysa Sokrates'in kimseye verecek bilgisi yoktur

Bir gün, Sokrates'in bir arkadaşı halka Sokrates'ten daha bilgili kimsenin olup olmadığını sormuştur Tanrı sözcüsü, Sokrates'ten daha bilgili kimse olmadığını söylemiştir Sokrates bu olanlardan sonra bilgili bir insan olmadığı hâlde Tanrı'nın neden böyle söylediğini düşünüp durmuştur Sürekli kendinden daha bilgili birisini arar Sonunda görür ki hiç kimse bilgili değildir Yalnız kendisinin ayrıcalığı, bilgili olmadığını bilmesidir

Sokrates daha bilgiliyi arama sürecinde çok düşman kazanmıştır Çünkü pek çok kişinin gerçekte bilgisiz olduklarını ortaya çıkarmıştır Önce devlet adamlarının bilgisizliğini ortaya çıkarmıştır Sonra şairlere gitmiş, onların şiirlerini yalnız içgüdü ile yazdıklarını göstermiştir Sanat sahiplerinin de aynı kusuru taşıdıklarını, bilmedikleri şeylerden dem vurduklarını ispatlamıştır Sokrates aslında asıl bilgiye sahip olanınTanrı olduğunu düşünmektedir Bu süreçte, Sokrates kafasını meşgul eden soruların cevabını ararken çevresinde olan bitenlerin farkına varmamıştır Etrafındaki pek çok kişi, onun gençleri doğru yoldan ayırdığını, tanrıların yerine yeni tanrılar koyduğunu söylemektedir Bu söylentiler onu mahkemeye sürükler Sokrates, mahkûm olursa suçlandığı gibi tanrıtanımaz olduğu için değil üzerine kin çektiği içindir

Bu gelişmeler karşısında, Sokrates çok soğukkanlıdır Ölmek veya mahkûm olmak onun umrunda değildir, o sadece doğruların peşindedir Tehlike karşısında yılmamak, korkmamak onun prensibidir Ona göre insanların en çok korktuğu şey olan ölüm aslında kaçınılacak bir şey değildir O sadece kötülük yapmaktan korkar

Sokrates, ideallerinden dönmemekte kararlıdır O, asla Tanrı dışında kimseye boyun eğmez Hakkında atılan iftiralar hep asılsızdır Sokrates'in sürekli öğrencileri olmadığı gibi malı mülkü de yoktur O dünya hayatına önem vermeyen bilge birisidir Yargıçları yumuşatmak amacıyla asla mahkemeye ailesini ve çocuklarını getirmez Kararı, tamamıyla yargıçların iradeleri elinde olan Tanrı'ya bırakır

Sokrates, mahkemece suçlu görülür O bunu beklemektedir ve hemen hiç tepki göstermez O, herkesten farklı bir kişidir İnsanların geneli gibi makama, mevkiye, dünya hayatına hiç önem vermemiştir ki şimdi üzülsün İnsanlara, hep ahlakı, erdemi öğütlemiştir Böyle bir insana ancak devletin hesabına çalıştığı için ödül verilmelidir Mahkeme, para cezası vermez; çünkü parası yoktur Sürgün etmez; çünkü sürgüne gittiği yerlerde yine halkı yönlendirecektir Nihayet ö-lüm cezası verilir O, ölüm cezasına rağmen başkaları gibi ağlayıp sızlamamıştır Yaptığı hiçbir şeyden dolayı pişmanlık duymaz

Platon'a göre Sokrates'in öldürülmesi için oy kullananlar çok acı çekecektir Kurtulması için oy kullananlar ise gerçek
birer yargıçtır

Sokrates'e göre ölüm bir ceza değildir Sadece bir yolculuktur Ayrıca öteki dünyada soru sormak yüzünden mahkûm edilme tehlikesi de yoktur Sokrates, Atinalılardan son bir şey diler: Çocukları erdemden, doğruluktan ayrılırsa kendisinin Atinalılara gösterdiği gibi onlara yol göstersinler Çocukları kendilerine fazla değer verir ve bu dünyada bir hiç olduklarını unuturlarsa onları azarlamalarını ister Atinalılardan

Sokrates, ayrılık vaktinde ölüme giderken yargıçlar da yaşamaya giderler Fakat Platon'a göre, bunların hangisinin daha iyi olduğunu ancak Tanrı bilir

Facebook beğen
 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol